24 Haziran 2008 Salı

Kitap Arası Atıştırma...

Olmayacak duaya amin demekle bir şey olmaz. O yine olmaz. O yine gerçekleşmez...
Şelaleye karşı kürek çekilmez. Mutlak yorgunluk çıka gelir. Kürek düşer,kayık düşer şelaleden...
Bazı imkansızlar vardır. Olmaz,olamaz. Eninde sonunde gerçekleşir...

Bazende bazı imkansızlar zaman alır. Güç alır,emek alır. Var olan gücü,var olan emeği olabildiğince emer. Olmasının tek şartıdır. Ama her zaman güç sarfedemezsin. Bazen gücün tükenir. Canın sıkılır. Bittiğini hissedersin. Bir kaleye saldırmak gibidir. Kale feth edilemez her zaman. Askerleri gücün tükenir. İnatla olacak iş değildir. Bir adım geriye atarsın. Bir adım geriye atmalısın ki zıplamak adına. Gücünü toplayıp tekrar saldırmak adına. Gücünü toplayıp imkansızı başarmak adına.
İşte öyle bir andayım. Bir adım geri atmalıyım. İnadın çare olmadığı anlardan kurtulmak için. Sonra tekrar gelirim. Tekrar imkansızı başarmaya çabalarım. Bu işte yalnızım. Kimseden yardım almıyorum,kimseden güç almıyorum. İster istemez betona çarptığımda bir süre afallıyorum. Buna benzer bir anı yaşadım bir kaç gün önce. Kendimi yenilemek,kendime çeki düzen vermek,güç toplayabilmek adına bir süreliği kayboluyorum yine,yeniden. Biraz uzun olacak gibi bu sefer. Canım fazlaca sıkıldı. Çok sıkıldı...

Kalem arkası: Yol nereye giderse oraya gitmek üzere...Uzunca bir süre...Şimdilik hoşçakal...